Latin Amerika Ülkeleri

Ülkemizdeki pek çok firma ihracat rakamlarını büyütmek için sürekli olarak yeni Pazar arayışı içindeler. Yüksek ithalat hacmi göz önüne alındığında Latin Amerika ülkeleri bu tür firmaların öncelikli hedeflerinden birisi durumunda. Özellikle Meksika, Arjantin, Brezilya ve Şili’nin başı çektiği bu pazar 1 trilyon doları aşkın ithalatıyla Türk şirketleri için çok önemli fırsatlar barındırıyor.

Dikkat çeken ikinci önemli noktaysa başta Brezilya olmak üzere neredeyse tüm Latin Amerika ülkelerinde tüketim eğiliminin artıyor olması. Yurtiçi talep Latin Amerika ülkelerinin büyümesinde adeta motor görevi üstlenmiş durumda. Fakirlik ve işsizlik oranlarıysa birçok ülkede tarihin en düşük seviyelerinde. Örneğin Şili’de bu oran % 6’ya kadar düşmüş durumda.

Fakirlik ve işsizliğin düşmesine paralel olarak orta sınıf ise her geçen gün gelişiyor. Geçtiğimiz on yıl içinde Brezilya, Kolombiya, Peru, Ekvator, Meksika, Şili ve Arjantin’de milyonlarca insan yoksulluk sınırından yukarıya çıktı. Bu da doğal olarak iç tüketimi arttırdı. Üstelik hemen herkese göre, Latin Amerika doğal kaynaklarıyla, genç dinamik nüfusuyla, dünyadaki savaş bölgelerinden uzaklığıyla gelecekte çok daha parlak bir tablonun içinde kendine yer bulmayı başaracak.

Ayrıca dünyanın üçüncü büyük ekonomik entegrasyonu da bu bölgede yer alıyor. 1991 tarihinde imzalanan anlaşmayla Brezilya, Arjantin, Uruguay ve Paraguay tarafından Güney Ortak Pazarı adı verilen MERCOSUR kuruldu. Böylece AB ve NAFTA’nın ardından dünyanın üçüncü büyük ekonomik entegrasyonuna hayat verildi. Bu entegrasyonun yanı sıra 2012 yılında Pasifik İttifakı’nın Şili, Peru, Kolombiya ve Meksika tarafından kurulmasıyla da Latin Amerika’daki ikinci büyük ticaret paktı kurulmuş oldu. Bütün bu gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda Latin Amerika Bölgesinin, Türk firmaları için çok önemli ticari fırsat barındırdığını söyleyebiliriz.